KRİTERİN SERÜVENİ
KRİTERİN SERÜVENİ
Esra PEKER
Kış geceleri uzun oluyor: Bir akşam Malatya’dan, Kriter Ailesi’nden söz açıldı. Annem: Semra ve Zehra hanımlarla olan hatıralarından; babam da İsmail Kara’nın
‘HURAFA’sından söze başladı:
“Nasıl olmuşsa Avrupalı diplomatlar Yahya Kemal’e sormuşlar:
-Türkiye nüfusu ne kadar?
-Seksen milyon demiş
-Ne yapıyorsun ekselans bizler 15-20 milyon biliyoruz demişler. Yahya Kemal: ‘Biz ölülerimizle birlikte yaşıyoruz mezarlıklardakiler de nüfusumuza dahildir” demiş.
Kış geceleri uzun oluyor: Bir akşam Malatya’dan, Kriter Ailesi’nden söz açıldı. Annem: Semra ve Zehra hanımlarla olan hatıralarından; babam da İsmail Kara’nın
‘HURAFA’sından söze başladı:
“Nasıl olmuşsa Avrupalı diplomatlar Yahya Kemal’e sormuşlar:
-Türkiye nüfusu ne kadar?
-Seksen milyon demiş
-Ne yapıyorsun ekselans bizler 15-20 milyon biliyoruz demişler. Yahya Kemal: ‘Biz ölülerimizle birlikte yaşıyoruz mezarlıklardakiler de nüfusumuza dahildir” demiş.
Kanaatimce Kriter kökenini Sanih Divanından almış. Biz Sanih’i Kriter vasıtasıyla duyduk.Yani Kriter Ailesi’nin kökü, derinliklere uzanan bir kaynaktan geliyor diyebilirim..
Kriter; kurucusu göçmüş ismi ve tabelası kalmış. Sanih’in kıyama kaldırılmasıyla vücut bulmuş.
M.S.Çekmegil bir şiirinde:
“Sizin olsun kalabalıklar,
Bu benim alın yazım/ yalnızım” diyerek Almanya’da Nusret, Türkiye’de Meryem Çağlar, Dörtyol’da M.Sait Selçuk, bazı yerlerde Mukız Ozan, Aramızdaki Fark ve diğer eserleriyle de M.Sait Çekmegil olarak birkaç koldan hareketle SANİH’i uyarmış; canlılık ve ruh işlemiş, Kriter elbisesini giydirerek Kriter Ailesi’ni oluşturmuş.. Yeni katılımlarla Kriter Ailesi büyümüş dal, kol sarmış… Nice insanlar bu aile içinde kimlik ve kişiliğine kavuşarak ölçülü bir yaşam tarzı benimsemiş…Okuma, anlama, yaşama azmi ve gayretine bürünmüş…Kriter’in dış ülkelere açıldığını başka dillere de yer verdiğini duyduk.. Zamanla Kriter Ailesi’nin lokomotifi “ kireç ve felç” gibi bedeni arızalara maruz kaldı ve hareketini kesti…
Bizler lokomotifi kendi şubesi Malatya’dan 5-10 kuruş harçlıkla asli vatanına ve çok sevdiğine uğurlarız diye düşünürken; bilemediğimiz nedenlerle İstanbul’dan yolcu etmişler… Artık hediyelerini(dualarımızı) posta ile gönderdik.
Babam, “Yavrum size anlatacağım o ki; Şimdi nasıl ki SANİH’in birinci dereceden varisi. Sanih’i Kriter Ailesi olarak yaşanan hayatın içine kattı ise, yine birinci dereceden bir varisi veya varisleri (Gürün’ler-Zeyveli’ler-Şentürk’ler) gibi, çıkıp yeniden bu aileye ruh ve hayat vererek canlandırırsa, sizler de bu harekete katılın.Vasiyetim olsun.” dedi. Ben de babamın bu vasiyetine şartlar uygun olup gelişirse inşaallah katılırım diye bekleyip durmaktayım.
Bu anlatılanları dinledikten sonra ‘Kriter Ailesi’ne babamın repertuarından ve sitesinden bir şiirle selam vereyim dedim.Duygularım dikkatime galebe gelmiş olmalı ki; “VİCTOR HUGO” yerine Hurşit Peker kaydını düşmüşüm, mahcup oldum. Özür dilerim.Bazen yanlışlıklarda da iyilikler / güzellikler olabiliyor.. “Sizin şer bildiğinizde hayır; hayır bildiğinizde şer olabilir” kuralınca, “Kriter Ailesi”ni andık ve dua etmemize vesile oldu.
Tüm İslam ailesine selamlar, hürmetler…
Kriter; kurucusu göçmüş ismi ve tabelası kalmış. Sanih’in kıyama kaldırılmasıyla vücut bulmuş.
M.S.Çekmegil bir şiirinde:
“Sizin olsun kalabalıklar,
Bu benim alın yazım/ yalnızım” diyerek Almanya’da Nusret, Türkiye’de Meryem Çağlar, Dörtyol’da M.Sait Selçuk, bazı yerlerde Mukız Ozan, Aramızdaki Fark ve diğer eserleriyle de M.Sait Çekmegil olarak birkaç koldan hareketle SANİH’i uyarmış; canlılık ve ruh işlemiş, Kriter elbisesini giydirerek Kriter Ailesi’ni oluşturmuş.. Yeni katılımlarla Kriter Ailesi büyümüş dal, kol sarmış… Nice insanlar bu aile içinde kimlik ve kişiliğine kavuşarak ölçülü bir yaşam tarzı benimsemiş…Okuma, anlama, yaşama azmi ve gayretine bürünmüş…Kriter’in dış ülkelere açıldığını başka dillere de yer verdiğini duyduk.. Zamanla Kriter Ailesi’nin lokomotifi “ kireç ve felç” gibi bedeni arızalara maruz kaldı ve hareketini kesti…
Bizler lokomotifi kendi şubesi Malatya’dan 5-10 kuruş harçlıkla asli vatanına ve çok sevdiğine uğurlarız diye düşünürken; bilemediğimiz nedenlerle İstanbul’dan yolcu etmişler… Artık hediyelerini(dualarımızı) posta ile gönderdik.
Babam, “Yavrum size anlatacağım o ki; Şimdi nasıl ki SANİH’in birinci dereceden varisi. Sanih’i Kriter Ailesi olarak yaşanan hayatın içine kattı ise, yine birinci dereceden bir varisi veya varisleri (Gürün’ler-Zeyveli’ler-Şentürk’ler) gibi, çıkıp yeniden bu aileye ruh ve hayat vererek canlandırırsa, sizler de bu harekete katılın.Vasiyetim olsun.” dedi. Ben de babamın bu vasiyetine şartlar uygun olup gelişirse inşaallah katılırım diye bekleyip durmaktayım.
Bu anlatılanları dinledikten sonra ‘Kriter Ailesi’ne babamın repertuarından ve sitesinden bir şiirle selam vereyim dedim.Duygularım dikkatime galebe gelmiş olmalı ki; “VİCTOR HUGO” yerine Hurşit Peker kaydını düşmüşüm, mahcup oldum. Özür dilerim.Bazen yanlışlıklarda da iyilikler / güzellikler olabiliyor.. “Sizin şer bildiğinizde hayır; hayır bildiğinizde şer olabilir” kuralınca, “Kriter Ailesi”ni andık ve dua etmemize vesile oldu.
Tüm İslam ailesine selamlar, hürmetler…
ESRA PEKER, Osmaniye
Yorum yazabilmeniz için üye girişi yapmanız gerekmektedir.
