SİPAHİLER


Ben al atı seviyorum, al atın hali başka

Çıkıp geldim Edirne'den Bizans surları önüne

Korkum yok kafirden, korkum yok surdan

Yeter ki şahlansın al atlar altımızda

Al atlara can kurban…


Ben kır atı seviyorum, kır atın hali başka

Kalkın binin kıratlara gaza vaktidir

Çekin kılıçları kından

Bu şafak vakti, ilk safta kıratlarla beraber

Şimşek gibi geçeceğiz Sen Romen kapısından…

Ben yağız atı seviyorum, yağız atın hali başka

Girer rüyalarıma geceler boyu

Ve kişner, şahlanır, eşinir yağız atlar

Gözlerimden alıp gider uykuyu…


Ben doru atı seviyorum, doru atın hali başka

Göreyim seni diyorum, aman diyorum

Rüzgar gibi alıyoruz uzak mesafeleri sonra

Ter-Köpük içinde kalıyor doru at

İnip gözlerinden öpüyorum…


Alatlar, yağızatlar, kıratlar, doruatlar

"At murattır" demişiz, gönül vermişiz size

Kara gözlü taylarınız uğur getirmiş

Bereket getirmiş evimize…


Alatlar, yağızatlar, kıratlar, doruatlar

Anamızın yüzümüze okuyup üflediği

Nefesine benzer nefesleriniz.

Hep sizinle yazmışız en güzel destanları

Serhat türküleri olmuş nal sesleriniz…

Yavuz Bülent BAKİLER


(*) Kriter dergisi Mayıs 77, 2. Cilt, 13. sayıdan.

Yavuz Bülent BAKİLER
Yorum yazabilmeniz için üye girişi yapmanız gerekmektedir.