RAMAZAN ABİ!

RAMAZAN ABİ!

Bilal SÜRGEÇ
Ramazan Topraklı ağabeyim bundan 8 yıl önce yola çıktığında acaba bugün ulaştığı başarıyı yakalayacağını bekliyor muydu? Madenli (Kötürnek) Köyünün tarihini araştırmakla başladığı bu yürüyüşünde; Miryokefalon Savaşı’nın kahramanlarının bu köyde konakladıkları ve savaşta yaralı Selçuklu mücahit gazilerinin burada tedavi edildiği tespitiyle başlayan ve savaşın Gelendost’un Akdağ, Yenice, Afşar ve Köke köyleri arazilerinde yapıldığı görüşü kesinleşmiş durumdadır.

Özellikle liselerde; 1980’li yıllarda öğretmenler, tercihi ile onlarca tarih kitabından hangisinin okutulacağına kendisi karar verirdi. Liselerde okutulan ders kitapları birbirinden farklıydı. Malatya’da göreve başladığım Sümer lisesindeki tarih kitabı ile üç yüz metre ilerisindeki İmam Hatip Lisesinde okutulan tarih kitabı ayrı yazarlar tarafından yazılmıştı.Miryokefelon Savaşı’nın gerçekleştiği yer adları liselerde okutulan bu kitaplarda; Dinar’da, Çivril’de, Kumdanlı’da, Karamıkbelli’de,Sandıklı’da ve daha değişik yerlerde olduğu yazılırdı. Ramazan Abi, “Değişen Coğrafya ve Miryokefalon Savaşı-2010, İkinci Haçlı Seferi; Yalvaç Meydan Muharebesi ve Kaşıkçıbeli Zaferi-2011, Yol ve Tarih-2012, Hicrî 541/1146 Roma-Selçuklu Savaşları; Sütkuyusu Baskını ve Ammûriye” adlı çalışmaları ile tarihe karşı sorumluluğunu yerine getirmiştir.

Ramazan Abi’ye savaşın yeri ile uğraşmanın ne faydası var. Orada olsa ne olur, başka yerde olsa ne olur, diyen olmuş mudur bilmem! Eğer diyen olmuşsa; onun bu tür avam sözlerine kulak asmamasının ne kadar hayırlı sonuçlar doğurduğunu 14 Eylül 2013 günü Isparta’da yapılan; Sahabe Selman-ı Pâk Hazretlerinin Ispartaki şehri; Ammûriye adlı toplantı ve 15 Eylül 2013 Pazar günü Yenice Sivrisi/ Miryokefalon Zaferi’nin 837. Yılı Kutlamaları münasebetiyle Gelendost merkezinde ve savaş alanında yapılan muhteşem törenlerle bir daha gördük.

İstanbul Talimhane Okçuluk Bölüğü ile Ankara Altınyay Okçuluk Derneği mensubu; Kavsî Kemankeşlerin tarihî kıyafetler içinde ok uçurmaları, YA HAKK nidaları ile hedefe ok atmaları ve o esnada kullanılan tabirler ve sözler bizleri 9 asır öncesine götürdü ve gönlümüzü harekete geçirdi.

Ramazan Topraklı’nın bu çalışmaları sayesinde toprak hakkını almıştır, tarih hakkını almıştır, askerlik hakkını almıştır. Sadece insanlar mı hak peşinde koşar! Şehit kanı ile sulanmış, şehide yorgan ve döşek oluş bir mübarek toprağın, bir alanın hakkı olmaz mı! Tarihin hakkı olmaz mı! Askerliğin hakkı olmaz mı! Şehit mezarlarının yerinin tespiti o aziz kahramanlara bir minnet borcunun ödenmiş olması, hiç mi önemli değildir!

Tarihimiz açısında çok önemli olan Miryokefalon Savaşı’nda şehit olan askerlerin yerleri mezarları bilinmezdi. Bu çalışma bu bilinmezliğe son verdi. Toprağa, tarihe şehide hakkını teslim etti.

Ramazan Topraklı’nın Miryokefalon Savaşı ile ilgili çalışmasında yaptığı tarihi alan tespitinde; Anadolu Selçuklu Devletinin Bilge Sultanı II. Kılıçarslan’ın ne kadar yetenekli birsavaş emiri olduğunu coğrafi alanı görenler daha iyi anlarlar. Çünkü bu büyük hükümdar, Sivrisi tepesinin arkasında binlerce askerini saklamış, Roma ordusunu ok menzili içerisine almış ve onların yürüyüşünü incecik boğazda inkıtaa uğratarak yok etmiştir. Bu yerin tespiti dünya savaş tarihi için başlı başına bir olaydır.

Bu hususlara ilgi duymayanlar Ramazan Topraklı’nın bu çalışmasını, bitip tükenmeyen enerjisini, inancını, azmini, gayretini takdir edemezler. Takdir etmek için bilgili olmak, ilgili olmak ve adaletli olmak gerekir.
Bilal Sürgeç
Bilal SÜRGEÇ
Yorum yazabilmeniz için üye girişi yapmanız gerekmektedir.