Sayın Milli Eğitim Bakanına açık mektup
Sayın Milli Eğitim Bakanına açık mektup
Bu mektuba sevgi dolu kelimelerle başlamak isterdim. Ancak getirdiğiniz bunaltıcı eğitim sistemi ile biz öğrencileri nasıl bunaltığınızı temel alacağım:
Sabah saat 8,20 de gittiğimiz okula kafamızın almamaya başladığı 8 dersin son 2 saati bize işkence gibi gelip okuldan tam anlamıyla nefret ettiriyor. Bilim adamlarının yaptığı bir araştırma insanın 6 saat dersi bile zor alacağını söylüyor.
Sizin düşünce sisteminizi gerçekten anlayamıyorum; dersleri çoğaltığınızda bu ülkeden daha iyi öğrenciler, bilim adamları çıkacağını mı sanıyorsunuz? Bu 8 dersin son 2 saatini öğrencinin anladığını mı sanıyorsunuz? Öyle bir düşünceniz varsa söylemek isterim ki: okuldan sadece nefret ettiriyorsunuz…
Önceden sizin de öğrenci olduğunuzdan nerdeyse şüphe duyuyorum veya farklı bir ihtimalle düşüncem çocukları hiç sevmediğinizdir. Hele ki -böyle bir sistemde- devamsızlığı 10 güne indirmeniz ayrı bir insaf davetiyesine kapı açıyor!.. İnsan değil miyiz biz; pardon çocuk değil miyiz?.. Uyanamadığımız, ya da şu ergenlik döneminde bunalımda olduğumuz günler olmayacak mı ?..
Okulun her gününde öğretmeye çalıştığınız empati duygusunun sizde de olduğundan şüpheleniyorum...
***
Keşke mektubu burada sonlandırıp şikayetlerimin bittiğini söyleyebilseydim…
Kardeşimin tek suçu ise 10 yaşında bir 5. sınıf öğrencisi olmaktır. Sabahın 7’sinde okulda olup yedi ders görmek nasıl bir işkence? Lise öğrencisinin zar zor kendini yırtarak dayandığı ders saatini, daha hayatın nasıl bir şey olduğuna dair fikri bile olmayan çocuklara 7 ders vermek ne kadar mantıklı ?
Ne yazık ki bu durumdan sadece öğrenciler şikayetçi değil... Eğer cesaretinizi toplayıp: hocalar, veliler ve öğrencilerin katılabileceği bir anket yaparsanız durumu anlarsınız zaten.
***
Evet daha bitmedi: şimdi de 5 yaşında el kadar çocukların okula başlaması gerektiğini söylüyorsunuz… Daha konuşmayı bile tam anlamıyla bilmeyen bu çocukları nasıl okutmayı planlıyorsunuz ki?..
Bu yazdıklarımın ne kadar umrunuzda olacağını bilmiyorum: Sizi vicdanınız ile başbaşa bırakıp bu yazdıklarımı gözden geçirmenizi rica ediyorum...
Saygıyla başöğretmenim…
Bir öğrenci Ahmet Sami
Yorum yazabilmeniz için üye girişi yapmanız gerekmektedir.
