KİŞİNİN SOYU
KİŞİNİN SOYU
Bahattin BİLHAN
Bahattin BİLHAN

Soyundan ötürü, hasmı suçlamak,
Bir alçalmadır ki, çetin alçalmak!
Bir alçalmadır ki, çetin alçalmak!
Adamın anası, yahut ninesi,
Soyu-sopu, yahut dedesi.
Soyu-sopu, yahut dedesi.
Doğduğu memleket, etnik kökeni,
İnsan için bunlar suç mu ki yâni?
İnsan için bunlar suç mu ki yâni?
“Anası Müslüman olmuştur” diye,
Bir evlada hücum etmek de niye!
Biçare! Sen de gel, gel Müslüman ol!
Önünde açılsın bir aydınlık yol.
Önünde açılsın bir aydınlık yol.
Ancak, önce bırak şu yobazlığı,
Bırak yobazlığı ve aymazlığı.
Bırak yobazlığı ve aymazlığı.
Bir arada olmaz nurla karanlık,
Ya ciddi Müslüman ol, aksi münafık.
Ya ciddi Müslüman ol, aksi münafık.
Aymazlığın Din’de olmaz ki yeri,
Nur kabul eder mi karanlıkları?
Nur kabul eder mi karanlıkları?
Müslüman olmuşsa bir kutlu kadın,
Elbet ona deriz: “Gözlerin aydın!”
Elbet ona deriz: “Gözlerin aydın!”
Onun izzetine selam durulur,
Beyni kuduzlardan iyi korunur,
Beyni kuduzlardan iyi korunur,
Korunur o, bütün saldırganlardan,
Bütün azgınlardan, havlayanlardan.
Bütün azgınlardan, havlayanlardan.
Kuduzlar ne ister, o nur kadından?
Hele hele onun evlatlarından?
Hele hele onun evlatlarından?
Tek suçu, Müslüman olmaksa eğer,
Tebrik etmeliler onu beyaz vicdanlar.
Tebrik etmeliler onu beyaz vicdanlar.
Ona saldırana yazık ki yazık,
Belli ki saldıran, müfteri-yanık.
Belli ki saldıran, müfteri-yanık.
Karartmak isterken kendi kararır,
Aldatamaz da kendi aldanır.
Aldatamaz da kendi aldanır.
Kara çalınırsa suçsuz anaya,
Pis koku yayılır bütün dünyaya.
Pis koku yayılır bütün dünyaya.
Niçin karalarsın sen bir suçsuzu?
Müfterinin her dem karadır yüzü.
Müfterinin her dem karadır yüzü.
Ekranda yüzünü gördüm, irkildim,
Ne bir terlik attım, ne de tükürdüm.
Ne bir terlik attım, ne de tükürdüm.
İftira çok ağır yüktür, ağır yük,
Öyle bir illet ki, tümüyle çürük.
Öyle bir illet ki, tümüyle çürük.
Müfteri! Üzüldüm, acıdım sana,
Perişanlığına, ucuzluğuna!
Perişanlığına, ucuzluğuna!
Böyle densizliği taşımaz yer gök,
Bir laf ki kokuşmuş, bir laf ki çürük.
Bir laf ki kokuşmuş, bir laf ki çürük.
Züldür bu hezeyan en ehven dile,
Katır taşıyamaz böyle hamule.
Katır taşıyamaz böyle hamule.
Obama’yı seçti, onurlu seçmen,
Demedi: ”anası, babası göçmen”
Demedi: ”anası, babası göçmen”
Yahut falan ırktan, derisi kara,
Bir ders almaz mısın behey maskara!
Bir ders almaz mısın behey maskara!
Kimden öğrendin sen namert oyunu?
Elhak, utandırdın yetmiş milyonu!
Elhak, utandırdın yetmiş milyonu!
Pis kokuya verdin Anadolu’yu,
Zaten bilemezsin soysuz-soyluyu.
Zaten bilemezsin soysuz-soyluyu.
Anayla suçlayan var mı bir hukuk?
Safsatayı duyan vicdanlar buruk.
Safsatayı duyan vicdanlar buruk.
Vicdanlar! Siz bakın bir Peygamber’e!
Ne sitemler etti O, Ebu Zer’e?
Ne sitemler etti O, Ebu Zer’e?
“Fike cahiyye”dedi Peygamber,
Ağlayarak tövbe etti Ebu Zer.(1)
Ağlayarak tövbe etti Ebu Zer.(1)
Yanlıştan dönmekte büyük izzet var,
Onurlu bir insan, izzeti arar…
Onurlu bir insan, izzeti arar…
(1)Büyük sahabi Ebu Zer anlatır: Bilal ile münakaşa ettik. Ben O’nu anasından ötürü suçladım.Peygamber bana çok kızdı,beni azarladı: “Sen hâla cahiliye geleneği taşıyorsun….”.dedi.(Bak:Buhari:1/42)
Not: şiir Afra Çiçek kardeşimiz tarafından daktilo edilerek sitemize gönderilmiştir. Teşekkür ederiz.
Yorum yazabilmeniz için üye girişi yapmanız gerekmektedir.