BİRAZ SİYASİ DEĞERLENDİRME...

BİRAZ SİYASET
(Özür Dilemek Bir Erdemliliktir.)

Bilal SÜRGEÇ/Facebook
Millete saygı duyacaksın, gerektiğinde özür dilemeyi bileceksin! Bunu kimler için söylüyorum? O kadar fazla ki hangi birini anlatayım, sadece zirvelerde bir kaçını bir de yaşadığım beldeden mis...al vereceğim.

Mümtaz’er Türköne eğer medyatikliğine güvenmeyip biraz mütevazı davranıp aday mülakatına gitseydi (Hoş bu mülakat da, temayül yoklamaları da boş bir aldatmaca ya) şimdi milletvekili idi. Kimin aday olacağı lobilerde belirleniyor. Ancak Mümtazer’in kibir ve gururu onun milletvekili adayı
oluşunu engelledi. Hanımı Özlem Hanım, milletvekilliğine ara verecek kendisi milletvekili olacaktı; eğer Ak Parti adaylığını kabul etmiş olsaydı O şimdi Ak Parti milletvekili veya partisinden istifa etmiş bir vekil olacaktı.

Aynı şey Prof İhsan Dağı için de söz konusu Ak Partiyi o kadar ölçüsüz savunuyordu ki, bir TV proğramında Hüsameddin Cindoruk “ siz Ak Partide görevli bir akademisyen misiniz?” sormak zorunda kalmıştı. Ertuğrul Günay’a TBMM’de bir milletvekili sordu “niye 7 yıl sustunuz da şimdi konuşuyorsunuz?” sorusuna şöyle cevap verdi “Başbakanı sürekli uyardım. Susaydım şimdi siz bir bakan olarak önümde ilik düğmeleyen kişi olacaktınız.” Güya Başbakan’ı uyarmış, uyarısından milletin haberi yok. Yani başbakan kimsenin duymadığı işitmediği o kapalı devre tenkitleri sineye çekse Ertuğrul Bey konuşmayacak. Belki de bakanlığa devam ediyor olacaktı. Buna rağmen başbakan onu değiştiriyor. O istifa etmiyor. Son zamanlarda biraz konuşup ihraç yolu görününce istifa ediyor.

Bulunduğum Ankara’nın Gölbaşı ilçesinde eski A Parti ilçe başkanı alayı vala ile basına “900 kişi AK Parti’den MHP’ye geçti diye bir haber vererek” partisinden ayrılıyor. Bu arkadaşın başkanlığını yaptığı ilçe teşkilatı bir ay önce mensuplarının dağıttığı “Gazete” serlevhalı bir varakparede “30 Mart’ta Gölbaşı MHP’ye mezar olacak” diye başlık atmıştı.

Şimdi geliniz bir özür beklentimizi ifade edelim. Mümtazer Türköne kalemin kuvvetli diye yazmak zorunda mısınız? bir böyle bir şöyle, dün böyle bugün şöyle, kaleminizi kırıp milletten özür dileseniz faziletli bir iş yapmış olmaz mısınız? Aynı şey İhsan Dağı ve Ertuğrul Günay için de geçerli, yarın sizler veya eşleriniz asgari ücret emeklisinden en az 10 kat daha fazla maaş alacak! Asğari ücret emeklisine karşı hiç saygınız var mı? Emekli vekil maşını alıp particiliğin dünyalık menfaatini gören sizler, bugün dünün tam zıddını yazdığınız için köşelerinize çekilip susmayı düşünmez misiniz? Bu daha doğru ve isabetli olmaz mı?.

Gelelim Ak Parti’ye senin hiç mi değerin olmayacak? Ertuğrul Günay’ı 2007 bir televizyonda “Ak Partinin hedefi Asr-ı Saadet değil, Avrupa Birliği’dir” demişti. Proğramın diğer konuğu Ali Bulaç itiraz etti; vaziyeti kurtarmak isteyen Ertuğrul Günay konuştuğunda İslam konusunda ne kadar bilgisiz olduğu görüldü ama Ak Parti onu milletvekili yapmakla kalmadı bir de fikir ve düşünce merkezi olan Kültür Bakanlığına getirdi. Yaptığı en absürd işlerden biri Taceddin Dergahının yanına hayatı büstlerle, şapkayla mücadele ile geçmiş Mehmet Akif’in heykelini yapmak oldu.

MHP siz’de de prensip yok. Ak Parti Ankara Gölbaşı eski ilçe başkanını aday yapsaydı şimdi sizinle kıran kırana mücadele ediyor olacaktı. Tek oy, tek oydur hesabı onu hemen yanınıza aldınız. Bu insanlar partiye üye olurlar çoğunun eline tek kuruş geçmez fece gündüz çalışır bazıları makam mevki sahibi olsun diye mi? Onalar hiç mi değer verilmez. Ağızdan çıkan söz hiç mi senet sayılmaz?

Diğer küçüklere de bir çift sözümüz var; bazı partilerde aday olamayanlar partilerinizin yolunu tutuyorlar. Saadet ve BBP ve DSP sizlere söylüyorum. Kapılarınızı sonuna kadar açıyorsunuz. Bunlar yarın sizi terk edecekler? Saadet sen milletvekili seçimlerinde % 1 mahalli seçimlerde % 5 oy alıyorsun? Bunun muhasebesini hiç yaptın mı?.

Bilal SÜRGEÇ/Facebook
Yorum yazabilmeniz için üye girişi yapmanız gerekmektedir.