Özer Beyin ezik halleri
Özer Bey’in ezik halleri

Bir dönemin en güçlü simalarındandı Özer Çiller. Siyasi kariyer onun olmasa da, soyadını taşıdığı eşi Tansu Çiller başbakan idi ve Özer Çiller ülkenin en güçlü adamlarından biriydi.
Eşinin kariyeri sönerken Özer Çiller’in de gücü ve havası söndü.
...
***
Röportajların en dikkat çekeni ve farklısı Özer Çiller’in “Küçük Emrahlaşma süreci”ni yansıtan ve sık sık “ezik biriydim ben” dediği, ... röportajıydı.
...
Röportajların en dikkat çekeni ve farklısı Özer Çiller’in “Küçük Emrahlaşma süreci”ni yansıtan ve sık sık “ezik biriydim ben” dediği, ... röportajıydı.
...
Özer Çiller, “Artık kendime saygı duyuyorum, bambaşka bir insanım” diyor. Buradan Özer Bey’in geçmişte kendine saygı duymadığını anlıyoruz...
...
...
İlginç, yaş ilerledikçe insan günahlarından arınma derdine giriyor herhalde...
***
... Şöyle diyor: “Çok ezik bir çocuktum. Babamın bakkalı vardı. Ben de çıraklık yapardım. Robert Kolej’de zengin çocuklarıyla okuyan fakir çocuk olmak zordu.”
Bu açıklamanın ardından elbette ki konu zenginliğe geçiş günlerine geliyor:
...
***
... Şöyle diyor: “Çok ezik bir çocuktum. Babamın bakkalı vardı. Ben de çıraklık yapardım. Robert Kolej’de zengin çocuklarıyla okuyan fakir çocuk olmak zordu.”
Bu açıklamanın ardından elbette ki konu zenginliğe geçiş günlerine geliyor:
...
***
Elbette sohbette eziklik psikolojisi bu konuyla sınırlı değil. Özer Çiller, eşinin siyasete giriş kararı almasını anlatırken o gücün altında ezildiğini vurguluyor. Ve ekliyor: “Zaten soyadını almışım, daha ne ezileyim?”
Sanırım durumu daha net algılamak için Özer Çiller’in kendi sözlerini okumanız gerek:
“Zaten eziktim. Biraz daha ezildim. Ben peşindeyim, oradan oraya. Hep arka plandaydım. Ancak şimdi kendimi gösteriyorum. Soyadını almışım, siyasete girmesinin ne önemi var”.
Röportajı okurken ...
***
Neyse...
Bu röportaj, benim için inanılmaz bir Özer Çiller portresi ortaya çıkarmış oldu. Bu kadar “ezik” bir adamın geçmiş yıllarını gözümde canlandırıyorum. “Ne de iyi kamufle etmiş ruh halini” diye düşünmeden duramıyorum.
...
***
Yazı kısmen alıntılanmıştır; Yazının tamamı için bkz:
http://www.aksam.com.tr/2010/02/01/yazar/16134/tugce_tatari/ozer_bey_in_ezik_halleri.html
Elbette sohbette eziklik psikolojisi bu konuyla sınırlı değil. Özer Çiller, eşinin siyasete giriş kararı almasını anlatırken o gücün altında ezildiğini vurguluyor. Ve ekliyor: “Zaten soyadını almışım, daha ne ezileyim?”
Sanırım durumu daha net algılamak için Özer Çiller’in kendi sözlerini okumanız gerek:
“Zaten eziktim. Biraz daha ezildim. Ben peşindeyim, oradan oraya. Hep arka plandaydım. Ancak şimdi kendimi gösteriyorum. Soyadını almışım, siyasete girmesinin ne önemi var”.
Röportajı okurken ...
***
Neyse...
Bu röportaj, benim için inanılmaz bir Özer Çiller portresi ortaya çıkarmış oldu. Bu kadar “ezik” bir adamın geçmiş yıllarını gözümde canlandırıyorum. “Ne de iyi kamufle etmiş ruh halini” diye düşünmeden duramıyorum.
...
***
Yazı kısmen alıntılanmıştır; Yazının tamamı için bkz:
http://www.aksam.com.tr/2010/02/01/yazar/16134/tugce_tatari/ozer_bey_in_ezik_halleri.html
Yorum yazabilmeniz için üye girişi yapmanız gerekmektedir.